BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) lideri Mustafa Destici, Emniyet Genel Müdürlüğü önünde meydana gelen terör saldırısını lanetledi. Destici, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve hükümetiyle Cumhur İttifakı'yla, Türk milletiyle bu saldırılara prim vermeyecektir. Bu saldırıları gerçekleştirenler işte bugün olduğu gibi kendi kanlarında boğulacaklardır" dedi.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Afyonkarahisar'daki Gastronomi Konağı'nda basın toplantısı düzenledi. Toplantıda BBP İl Başkanı Süleyman Çağlar, MKYK Üyesi Cemil Çoker, belediye başkanları ve partililer hazır bulundu. Ankara'daki terör saldırısıyla ilgili konuşan Destici, "Gazi Meclisimiz yeni yasama yılına açılırken Ankara'da Emniyet Genel Müdürlüğü binamızla İçişleri Bakanlığımız ile TBMM'nin alt tarafında Kızılay gibi yoğun olan bir semtte ticari araçla iki teröristten biri canlı bomba kendisini patlatarak imha oluyor. Diğer teröristi de kahraman polislerimiz etkisiz hale getiriyor. Öncelikle bu saldırıyı ve bu saldırının arkasındaki herkesi lanetliyorum. Bu terör saldırısını şiddetle kınıyorum. Türkiye daha önce de bu tür terör hadiseleriyle karşı karşıya kaldı. Ama son yıllarda teröre karşı inanılmaz başarılı mücadeleler verildi. Terör minimize edildi. Ama tekrar bunlar adeta "Biz bitmedik buradayız" dercesine kendilerini göstermeye çalışıyor. Tabii ki bunlar beyhude çabalar ve beyhude çırpınışlardır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve hükümetiyle Cumhur İttifakı'yla, Türk milletiyle bu saldırılara prim vermeyecektir. Bu saldırıları gerçekleştirenler işte bugün olduğu gibi kendi kanlarında boğulacaklardır. Bu hain terör saldırısında iki kahraman polisimiz maalesef yaralanmıştır. Sayın İçişleri Bakanımıza, Sayın Emniyet Genel Müdürümüze ve tüm emniyet personelimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum" dedi.

'İSVEÇ'İN NATO ÜYELİĞİ MECLİSE SEVK DAHİ EDİLMEMELİ'

Türkiye'ye saldırıların sadece terörle olmadığını, batı ve Türkiye düşmanlarının her yönlü saldırılara devam ettiğine dikkati çeken Destici, "İsveç'in başkenti Stockholm'de, başkentinde Cumhurbaşkanımızın maketi yakıldı ve hem Cumhurbaşkanımız aleyhinde hem de Türkiye aleyhinde sözler sarf edildi, çirkin davranışlarda bulunuldu. Bunu yapan eylemciyi de İsveç polisi korudu. Saldırgan, polisin koruması altında bu çirkin ve alçak eylemini gerçekleştirdi. Şimdi İsveç bir taraftan NATO'ya girmeye çalışıyor, burada Türkiye'nin onayına ihtiyacı var. Gazi Meclisin onayına ihtiyacı var. Cumhurbaşkanının onayına ihtiyacı var, ama buna rağmen ne yapıyor? Cumhurbaşkanının maketini yaktırıyor. Buna müsaade ediyor. Aslında şunu demek istiyor; "Biz ne yaparsak yapalım, siz bizim NATO'ya girişimizi onaylayacaksınız" demeye getiriyor. Bunun böyle olmadığını Türkiye, İsveç'e göstermeli. Ve dün de ifade ettim, bugün bir kere daha altını çizerek söylüyorum. Bırakın Gazi Meclisimizde oylamayı, İsveç bu tür davranışlara müsaade ettiği sürece, bunlara göz yumduğu sürece Türkiye ve Türkiye Cumhurbaşkanı aleyhtarı gösterilere, eylemlere, çirkinliklere müsaade ettiği sürece başta Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa Efendimiz olmak üzere Kur'an-ı Kerim'e karşı yapılan saygısızlıklara müsaade ettiği sürece asla ve kata bırakın Gazi Mecliste İsveç'in NATO'ya girişinin oylaması, meclise sevk dahi edilmemelidir. Meclisin gündemine dahi getirilmemelidir" diye konuştu.

'KARABAĞ ZATEN AZERBAYCAN TOPRAĞI, KARABAĞ TÜRK TOPRAĞI'

Destici, farklı Avrupa ülkelerinde de aynı saldırılarla karşılaşıldığını kaydederek, şöyle devam etti: "ABD'nin Los Angeles eyaletinde büyükelçimiz konferans vermeye gidiyor ve orada Ermeni göstericiler deniyor adına, Hınçak Taşnak artıkları orada da büyükelçimize önce sözle sataşılıyor, daha sonra büyükelçimize ve büyükelçilik çalışanlarına fiili saldırı girişiminde bulunuluyor. Bunları da kınıyoruz, bunları da reddediyoruz. Tabii onlar şu anda Karabağ'da kaybettiklerinin acısını orada çıkartmaya çalışıyorlar. Ama ortada bir gerçek var, Karabağ zaten Azerbaycan toprağı, Karabağ Türk toprağı. Aslında geçmişe, tarihe bakarsak, şu anda Ermenistan Devleti'nin bulunduğu topraklar da geçmişte Türk toprağı. Nerede Ermenistan var şu anda birkaç yüz yıllık bir devletten bahsediyoruz."

'YENİ YASAMA DÖNEMİNİN İLK KONUSU EMEKLİYE ZAM OLMALI'

FOTOĞRAFLI

DHA